Squid Game | Dizi İncelemesi |

Squid Game (Bu yazı spoiler içerebilir.)

Squid Game, Netflix'in Güney Kore yapımı olan ve son zamanların en çok konuşulan dizilerinden biri. Çıktığından beri gündemdekiler listesinden düşmedi. Uzun süre de düşecek gibi durmuyor.

Dizinin Konusunu Kısaca Anlatalım

Başrol oyuncumuzun ismi Seong Gi Hun. Hayatta şansı dönmemiş geçmişinde pek çok acı olay yaşamış, borç batağına saplanmış bir adam. Hatta borcunu ödeyemediği için beden dokunulmazlığını bile kaybetmek üzere olan birisi. Boşandığı eski eşinden 10 yaşında bir kızı var.
Bir gün metroda karşılaştığı takım elbiseli garip bir yabancı ona tüm hayatını alt üst edecek bir teklifte bulunuyor. Oyun oynayıp para kazanacağını söylüyor. Seong Gi ise bu yabancının bir satış görevlisi ya da bir çeşit reklamcı olduğunu düşünerek ciddiye almıyor. Teklifi geri çeviriyor.
Eve döndüğünde ise eski eşinin kızı ile beraber Amerika'ya taşınacağını öğreniyor. Kızını kendi yanında tutabilmek için paraya ihtiyacı olduğunu biliyor ve bu yabancıyı arayarak çaresizlikle teklifi kabul ediyor. Oyun alanına götürülmek için bindiği minibüste uyutuluyor. Öğrenci yurduna benzer bir mekanda 456. yarışmacı olarak uyanıyor.

Sadece 3 Kural Var...

Bu garip yarışmanın sadece 3 kuralı var.
Madde 1: Bir oyuncu oyunu bırakamaz.
Madde 2: Oynamayı reddeden oyuncu elenir.
Madde 3: Çoğunluk kabul ederse oyunlar feshedilebilir.
Bu oyunda toplam 456 oyuncu var. Hepsi çocuk oyunları oynayıp para kazanacağını düşünen bu hayatın şanssız insanları. Ama iş o kadar basit değil. Sadece ilk oyunda 255 kişinin elendiğini söyleyelim. Bu oyunda af yok! Elendiğin an öldüğün andır!

Dizi İncelemesi

Öncelikle genel çerçeveden ele alırsak oldukça akıcı bir dizi olduğunu söyleyebiliriz. İzleyiciyi sıkmıyor. Oyunculuklar asla göze batmıyor. Kaldı ki dizinin oyuncu kadrosu Güney Kore'nin gerçekten başarılı oyuncularını kapsıyor. Bölüm sonunda daima sizi diğer bölümü izlemeye teşvik edecek bir detay bulunuyor. Kendisini karakterin yerine koyabilen, ben olsam ne yapardım diye düşünebilen izleyiciler için tam bir gerilim dizisi.
Konu bakımından ele alırsak; "Açlık Oyunları" serisini anımsatıyor fakat sadece esintisini alıyoruz. Dizinin kendi içerisinde bir özgünlüğü var. Bir insanın para hırsı ve çaresizlikten kurtulmak için nelere katlanabileceğini neleri göze alabileceğini izliyoruz yani tam bir distopya.
Dizinin başlarında neden oyunun 3. kuralını kullanarak canlarını kurtarmıyorlar diye düşünebilirsiniz. Ama şunu hatırlatalım; yarışmacılar o kadar özenle seçilmiş ki kimsenin hayatı daha iyiye gitmeyecek. Yarışmanın dışında zaten ölümden beter bir hayat var...